22 Ağustos 2011 Pazartesi

İlk Türk Kadın Ressam

Bugün, resim sanatı çok kültürlülük adı altında Türk toplumunda pekte popüler olmasa da,resmin ilk bulgularının Türk toplumlarının zamanında egemenliğini sürdüğü Mısır ve Hindistanda rastlanıldığı bilinmektedir ki 1860 lı yıllarda ,Paris’te Gerome’un öğrencisi olan Osman Hamdi Bey ,bu sanat dalında bizi gururlandıran Türk Ressamları arasına adını yazdırmıştır. Uzun ve sıkıcı tarihi bilgilerden giriş yapmamdaki kasıtsa aslında resim gibi önemli bir sanat dalında ,geçmişten bu güne tarihimizin en önemli sembollerinden biri olan kadının rolü ne ölçüdedir?..


Evet bu cesur kadın Mihri Rasim(1886 İstanbul-1954 New York)

Dünyanın en çalkantılı dönemlerinde bir kadının tarihe ismini kazıması,hatta ilerideki ressamlık hayatında Papa VX Benedict ve Mustafa Kemal Atatürk 'ün resimlerini çizecek olması basit bir biyografik tarihle gerçekleşmemiştir tahmin edeceğiniz üzere.
On yedi yaşındayken tanıştığı İtalyan kökenli bir müzik şefinin peşinden Roma'ya kaçan,sahte pasaportla gittiği İtalya’da tanıdıklarının yanında bir süre kaldıktan sonra sanat dünyasının merkezi sayılan Paris'e giden ,52 Montparnasse Bulvarı'ndaki adreste kiraladığı yeri, hem ev; hem de atölye olarak kullandıktan sonra portre ve gravür ağırlıklı resimler yaparak ve evinin bir odasından aldığı kira ile geçimini sağlayan Mihri Hanım kiracısı olan Bursalı Selami Paşa’nın Sorbonne’da Siyasi Bilimler öğrenimi yapmakta olan Müşfik Selami Bey  ile evlenerek "Mihri Müşfik Hanım" adını alır.Daha sonra Türkiye'ye dönen 1922 yılında Yunan ordusunun denize dökülmesinin ardından Mustafa Kemal'in 3m yüksekliğinde bir portresini yapan Mihri Hanım Cumhuriyet'ten sonra Atatürk'ün resmini çizen İlk Türk Ressam olarak adını tarihe kazır.